Aydın’da, üç aracın karıştığı ve bir dönem Nazilli Belediyespor Kadın Futbol Takımı’nda forma giyen İlknur Araz’ın hayatını kaybettiği zincirleme kazaya ilişkin davada yeni detaylar ortaya çıktı. Tutuksuz yargılanan 3 sanıktan Ertuğrul Türkmen (44), patronu Mustafa Yatar’ın aracı kullandığı iddialarını reddederek, “Otomobili ben kullanıyordum, suçu üstlenmedim” dedi.
Kaza, geçen yıl 21 Nisan’da sabah saatlerinde Aydın-İzmir Otoyolu Ömerbeyli mevkisinde meydana geldi. İzmir yönünden Aydın istikametine giden Hüseyin Avkan (27) yönetimindeki 20 D 7180 plakalı otomobile, aynı yönde seyreden Ertuğrul Türkmen’in (44) kullandığı 09 ALA 850 plakalı otomobil arkadan çarptı. Ardından arkadan gelen İrfan Topçu (42) yönetimindeki TIR, Türkmen’in aracına çarparak sürükledi.
Zincirleme kazada otomobil sürücüsü Hüseyin Avkan ile aynı araçta bulunan kız arkadaşı İlknur Araz yaralandı. Olay yerine çağrılan sağlık ekiplerince hastaneye kaldırılan yaralılardan İlknur Araz, doktorların tüm müdahalesine rağmen yaşamını yitirdi. Kaza sonrası Türkmen’in kullandığı aracın patronu Mustafa Yatar’a ait olduğu belirlendi.
“Otomobili ben kullanıyordum”
Aydın 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın ilk duruşmasında, sanıklar Ertuğrul Türkmen, İrfan Topçu ve Mustafa Yatar hazır bulundu. Türkmen, SEGBİS üzerinden verdiği ifadesinde, “Aracımdan bir çıtırtı sesi geldi. ‘Kedi ya da köpeğe çarpmışımdır’ diyerek devam ettim. Bir süre sonra araç hasar uyarısı verdi, durdum. Fotoğraf çekip patronuma gönderdim. Şirket aracı olduğu için panikledim. Değerli bir araçtı, ne yapacağımı bilemedim. Uyuyakalmışım. Kaza yaptığımı düşünmediğim için 112’yi aramadım. Otomobili ben kullanıyordum, kimsenin yerine suçu üstlenmedim,” dedi.
Sanık Türkmen, aracı patronu Mustafa Yatar’ın kullandığı yönündeki iddiaları da reddetti.
“Hava çok karanlıktı, karartıyı göremedim”
TIR şoförü sanık İrfan Topçu ise kazaya ilişkin ifadesinde, “Hava çok karanlıktı, aracın siyah olması nedeniyle bir karartı gördüm. Direksiyonu sola kırdım ama çarpışmayı önleyemedim. Olaydan sonra hemen polisi aradım. Aracın içinde Hüseyin Avkan’ı gördüm, kız arkadaşının kayıp olduğunu söyledi. Onu aramaya başladık. Suçum yok, adli tıp raporunda neden kusurlu bulunduğumu bilmiyorum,” dedi.
“Refüje fırladı”
Kazadan yaralı kurtulan sürücü Hüseyin Avkan da duruşmada, “Arkamızdan bir araç çarptı, dörtlüleri yakıp sağa çektim. İlknur, arabadan telefonu almak isterken arkadan gelen TIR çarptı. Refüje fırladı. İlk anda yaşıyordu. Bir gün önce alkollü araç kullanmaktan ehliyetime el konulmuştu,” ifadelerini kullandı.
Tanık: “2-3 kilometre ileride plakasız araç gördük”
Duruşmada tanık olarak dinlenen AFAD personeli Seçkin Sel, “Kaza yerindeki araçlara ait olmayan bir plaka bulduk. Yaklaşık 2-3 kilometre ileride park halinde, hafif hasarlı ve plakasız bir araç vardı. İçinde uyur halde bir kişi gördük. ‘Kazaya karıştım, o yüzden uyuyakaldım’ dedi. Ayrıca tarlalara doğru koşan bir kişiyi de fark ettim,” diye konuştu.
“Sorumlu kim varsa şikayetçiyiz”
Hayatını kaybeden İlknur Araz’ın annesi Emel Araz, “Canımız gitti. Sorumlu kim varsa hepsinden şikayetçiyiz,” dedi. Baba Akın Araz da sorumluların en ağır cezayı almasını talep etti.
Mahkeme heyeti, Ertuğrul Türkmen’in kazadan sonra hem kişisel hem de şirket telefonlarının şifrelerini paylaşmaması nedeniyle, HTS kayıtlarının GSM şirketinden istenmesine karar verdi. Bilirkişi raporlarının hazırlanması ve yeni tanıkların dinlenmesi için duruşma ileri bir tarihe ertelendi.
